5 Temmuz 2013 Cuma

1 (two) way ticket


Toplu taşımanın artık bağımsız bir cumhuriyet haline geldiği bir şehirde yaşıyorum. Bu kendi halinde ve yörüngesinde hareket eden cumhuriyetçikte mülteciler gibi bir oraya bir buraya savruluyorum. Zaten darbe almadan yolculuk yapıp, evine bütün dönebilen insanların part-time Cirque du Soleil'de yer alabileceğine inanıyorum. Örneğin ;

Dün rutinime ebru çalışması yaparcasına kısacık ders aramda akraba ziyareti yapayım dedim - hani şu akbaba olmayanlarından. Istikamet Kabataş - Bağcılar. Sabahın ilk saatlerinden beri karşılaştığım hemen hemen herkesin ne yediğini belli eden çeşitli uzuvlarından çıkardığı gazı solumak zorunda kaldığımdan, kafam güzel bir halde tramwaya bindim. Önce bir adam elinde döner ve ayranla bindi. Ayaktaydı ama sehpası bile vardı ! Adeta ikinci evi bellemiş. Önemsememeye çalıştım. Dayanması yürekten ziyade mide gerektiren camlardaki kafa yağlarına rağmen iştahla yedi,bitirdi. Bense etrafı incelemeye başladım.

Önce yan rayda duran tramway dikkatimi çekti. Üzerindeki reklamda eğitimle ilgili birşeyleri içeren reklamla kaplanmıştı. Algıda seçicilik dedim ve gözlerime inanamadım !! Kapısı açıktı ve YARAK ÖĞRENME yazıyordu ! :/ kapı kapandığında tuttuğum nefesimi bıraktım. Meğersem Anlayarak Öğrenme yazıyormuş. Peki kapının tam oraya denk bir şekilde açılması nasıl ve neye göre hesaplanmıştı ? Illuminatinin bir oyunu muydu bu ? yoksa redhack mi çalım atmıştı ?
Sonra kenarda asılı bir ilan gördüm. "Girne Amerikan Üniversitesi Kıbrıs'ı kazan, Ingiltere'de oku !" huh ? ????? efendim ?? bu nasıl bir dilemma ? öğrencilerden önce kararı kim vermeli sizce ?

Semte doğru girdiğimde panoları incelemeye başladım. "Ucuzlık pazarı" yazıyordu . Neden ? Ne demekti o ? Hani ucuz görünüşüne aldanma kasada ananı skcem demek miydi o ? Ardından bir kuaför tabelası gördüm : Ali Polat Güzellik Salonu . Bu neyin kafası ? Zaten 92 serisinden hangi otobüse binersem bineyim telefon melodileri cendere cendere çalıyor,bu Bağcılar - Güngören yavru kurtlar vadisi miydi ? Polat bu kimliğe bürünmeden önce Ali değil miydi ? Ne oluyordu yahu ? Yoksa Ali gibi geliyorsunuz ve biz sizi Polatmışçasına değiştiriyoruz mesajı mı veriliyordu ?

All these questions remained unanswered. And it was the end of my journey.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder