6 Haziran 2024 Perşembe

caelum / inferno ?

 Ya ateş ile tasvir edilen cehennem kendi ellerimizle inşa ettiğimiz bir yerse?

Mevcut dünyada tiksindiğimiz, kınadığımız ya da ne bileyim birtakım iğrenç hisler beslediğimiz canlıların formunda tekrar yaratılıyorsak ve yaşarken de bunun bilincinde isek? 

O zaman en organiğinden ateşi arzulamaz mı can ? 

Insan insanın cehennemi..cennetten uzaklaştırıp, gözünü bağlayan. Oysa doğada böyle sürmüyor yaşam; daha nazik, daha samimi, daha geniş ama hep bir yerde sınır var huzursuz edilmeden hissettirilen.

Yaradılışıma uygun olmayan habitatlara izinsiz girdiğim için özür diliyorum. Uçağa binerek ya da anlamsızca patlatılan havai fişekleri izlerken kuşlara zarar verdiğimi göz ardı ettiğim için.. kendimi balık sanıp denize girip, üstüne kendisine defalarca golden shower yaşattığım için de özür diliyorum. 

Istiyorum ki :

Beni kabul etsin. Üstten kara olan toprak alttan ak. Beni çeksin içine, sarmaşıklar kökler sarsın tüm vücudumu, böcekler gezsinler üstümde, öpsünler, ısırsınlar..bir bütün olayım, şekil değiştireyim, toprak olayım, karanfiller çıksın üstümde.

Ölü insanlara daha çok saygı duyuyorum tüm samimiyetimle çünkü onlar artık doğanın bir parçası. 

Agorafobimi yendiğimi fark ettim bugün. Sonsuz karanlık, bucaksız okyanus, sınırsız gökyüzü..hepsi gayet şefkatli görünüyor gözüme. Içlerine karışmak, bütün olmak istiyorum; canım çekiliyor. Yüzüm gözüm yabancı geldi bugün gene, sanırım deri değiştiriyorum. Fakat bu böyle bir yılanın ağaç kütüğünün kenarına taktırıp sıyırdığı gibi bir deri değiştirme değil, kimyasal bir şeyler de var; pek beşeri vasıflar değil. 

Doğaya karışmaya mı hazırlanıyorum yoksa? 

En çok kendi kendini manipüle etmeyi başarmış ve bunu fark ettirmeden yapmış biri olarak beynimin işine karışmak haddime düşmez. 

Toprak da ne güzel çeker yağmuru..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder